yeni neslin hiçbir zaman anlayamayacağı şeyler

evde salakca kostururken odun sobasina yapisip közleme olmayı bilemeyecekler

çoğumuzda android telefon var ve bu telefonlar ses kaydediyor. ama kimse kullanmıyor. (bkz: kasete kendi sesini kaydeden adam)

cevirmeli ag baglanti sesi.duyunca bi degisik oluyorum.

haftasonu izlemek için bizi erkenden kaldıran çizgi filmler babuşlar. şimdi bakıyorum da her dakika izleyebilmek mümkün. öğlen 2'de yayınlanan tom ve jerry mi olur lan.

cipsten dev ash tasosu çıkmasının verdiği hissi bilemeyecekler.

sobanın dibindeki mindere kıvrılıp uyumak

sokakta oynarken akşam ezanı okunduktan sonra eve girilme olayını

salçalı ekmeği oyun oynarken yemek yedi taş

siyah beyaz televizyonun radyo frekansına benzeyen kontrast ayar butonu. tek kanal. istiklal marşı ile açılış ve kapanış.

pazar günleri banyo yaptıktan sonra sobanın yanına oturup süheyl ve behzat uygurun sunduğu şahane pazar programını izleyemiyecekler. üzgünümmm.

sobanın yanında leğende yıkanmak. bayram harçlıklarıyla atari almak. ayrıca bungee jumping yapardım.

sokakta aylık oynarken "az sektiren kaleye geçer hadi" demenin verdiği o mutluluğu anlamayacaklar...

bizim için markanın hiçbir değeri yoktu eskiden. herkes rengini/desenini beğendiği pazardan veya başka bir yerden olan giysileri giyerdi. şimdi yok ayakkabım nike olsun, kıyafetlerim adı bilinen mağazalardan olsun falan filan daha bir sürü şey sayılır. işte bu ayrımı anlayamayacaklar. sen marka giysen de giymesen de özünde iyi bir insan olmak gerektiğini anlayamayacaklar.

su fışkırtan yüzükler,bir iple yaptığımız o muazzam oyun,topaç, gazoz kapaklarından taso,sporcu kartları,bomber-man,cola turca topları,hugo,lazer,kames toplar, salçalı ekmek, mahalleler arası futbol maçlar ve daha saya saya bitmeyecek samimiyet,sevinç kokan anılar...

magmun dondurmanın 2.50 tl olduğu zamanlarda , magnum yiyebilenlerin havası

amiga-500 pota kırılan bir basket oyunu vardı adını unuttum :)

kızkaçıran :(

bisikletin direksiyonuna takılan boynuzun kattığı serserilik ve bisiklet çetelerini hiç bir zaman anlayamayacaklar

sarı lacivert tükenmez kalemle kaset arasındaki ilişki

nokia 3310 telefonda snake,space impact,bantumi oynamak

ruhsar

babanın seni tv kumandası olarak kullanması

(bkz: atari) (bkz: taso)

sokaktan kir pas içinde eve girmeyi , sokak oyunlarını ve onların kurallarını , dostu kardesi bir cok seyi bilmiyecekler

ressam bobu izlemek için sabahın 6 buçuğunda uyanmak

dj akman son nefes bunu buraya bırakıyorum 2000 nesli asla bilmez bilmeyecek :')

aksama kadar tozun topragin icinde oyna aksam eve git annen iki tokat bi yumruk terlik derken simdiki cocuklar bilgisayrla oynamama cezasi aliyorlar:)

beyaz yakalik ya hala saklıyorum dantelli olanı :( birde yanındaki kareli mendil

banyoda sobanin ustunde kaynayan kazandaki suyla yikandiktan sonra kosa kosa salondaki sobanin onune oturmak ama boyle banyodan salona gidene kadar kicin buz kesiyodu xbxbxb

sobanın yanındaki leğende banyo yapmak. yeni nesil hiç bunun zevkini anlamayacak...

bayram günü torpil patlatmayi , boncuklu tabancayla mahallede savas cikarmayi bilemiycekler :'(

"git bak bakıyım ben içerdemiyim" bunun manasını hiç anlamayacaklar

sobada ekmek kızartmak. tost makinası da neymiş yahu? çok özlüyorum. hatta bir keresinde böyle konuşuyorduk, kardeşim de ne var kalorifer peteğinin üzerine koyarız dedi. küçüktü ondan mı öyle dedi yoksa gerizekalı mıydı çözemedim...

-kart çarpıştırmak -taso -beyblade -misket -onbirelli -harry potter -gta vice city -counter strike -street fighter -süper mario -kraloyun.com

hala leğende yıkanmak var diyor millet. bi leğen 5 kağıt amına koyim. git en yakın züccaciyeciden al, doldur yıkan. bir de film ve dizi demogojisi yapanlar var. onların da hepsi youtube'da kayıtlı, aç izle amına koyim. salçalı ekmek vb diyenler de var, aç dolabı, al ekmeği, sür ye. bu mevzuların hiçbiri bana cazip gelmedi hiçbir zaman. keşke, 2000 doğumlu olsaydım. düşünsene, teknolojinin içine doğuyorsun. istediğin tüm bilgiler telefonun içinde. tek bir dokunuşla hepsine ulaşabiliyorsun. ben bir kitap okumak için karlı kışlı havada kütüphaneye yarım saat yürürdüm, dolmuşa verecek param dahi yoktu. teknolojinin kıymetini bilin. hayallerinizin yetmeyeceği kadar büyük bir nimet teknoloji. o teknoloji üzerine planlar, programlar yapın. sonra leğende yıkanırsınız.

mahalle derbileri, su fiskirtan yuzukler, catapat, samimiyet, sicakkanlilik yeni nesil durustlukten uzak geliyor..

(bkz: voltran) (bkz: he-man)

yasayan var mi bilmiyorum , biz kucucuk cokokremle 8-9 kuzen doyardik. simdi koca nutella kimseye yetmiyor.

barış manço şarkılarının verdiği huzuru hiçbir zaman anlayamayacaklar.

mahalle maçları (boş bir arsada taşların ve camların içinde düşe kalka oynanması daha makbuldür.) ne yazik ki artık boş bir arsa yok.

babadan gizli gece vakti smackdown izlemek

gold meyve suyu.ulan birde güzel tadı vardı ki namussuzun.

taso bulmak için cips mıncıklarken bakkal amcaya yakalanıp en son elinde kalan cipsi almanın verdiği acıyı...

taso abi. ne büyük zevkti o öyle. bütün mahalleye kan kustururdum. erkek çocuklarını ağlatırdım. aah ah gençlik yılları.

depresyonhanımefendiye katılıyorum kesinlike taso hatta zamanında mahalle de tam onu yenecekken tüm tasolarımı çalan bi kız vardı sabaha kadar ağlamıştım sen miydin la o ?

eski neslin sürekli bu konuyu açması; (bkz: yeni neslin hiçbir zaman anlayamayacağı şeyler)